Doğalın Sınırlarında

Fransız Alpleri üzerinde, Mont Blanc zirvesine çok yakın bir mesafede gerçekleştirilen proje, bu yoğun dağ peyzajına mümkün olduğunca doğal bir şekilde eklemlenmeyi amaçlamış. Dağcılık ve tırmanış ekipmanları tasarlayıp satan bir firma için inşa edilen yapının geniş bir çatıya sahip olması sağlanırken, çatı örtüsü üzerinde, arazi eğimini takip ederek - kuzeyden güneye - tekrar eden ve iç mekana ışık girişi sağlayan çizgisel açıklıklar oluşturulmuş. Çatının tam ortasında bırakılan teras açıklığı ile binayı saran dağ manzarasına 360 derece bakış sağlayan bir mekan yaratılmış. İç mekanda yapının kuzeyi ile ana girişi arasındaki bağlantıyı sağlayan geniş bir salon tanımlanırken, esnek ve modüler çalışma alanları öngörülmüş. Yüksek tutulan tavan mesafesi ile iç mekanların aydınlık ve havadar olması ve her yönde dış mekanla kurulan ilişkinin devam etmesi sağlanmış. Hem çatı da hem de yapının çeperlerinde kullanılan ahşap plakalar, cepheye düzensiz ritimde ilerleyen hareketli bir görüntü kazandırmış. Projede kullanılan ahşap için meşe tercih edilirken malzeme hiçbir işlemden geçirilmeyerek doğal halinde bırakılmış. Meşenin doğal ve ham görüntüsü ile ise hem malzemenin hem de projenin doğal sınırlar içinde bırakıldığı vurgulanmış.

fotoğraflar: kengo kuma & associates, michel denancé, caue / béatrice cafieri