Mekanda Örtüşen Katmanlar

Şehir için bir toplanma ve öğrenme merkezi olarak ZAS Architects + Interiors tarafından tasarlanan kütüphane binası, form ve cephenin yarattığı hareketli mimari ve sahip olduğu teknolojik donatılar ile şehrin geleceği düşünülerek hazırlanmış bir proje olduğunu vurguluyor. İç mekandaki açık kurgunun izlenebilmesini sağlayan cephedeki yansımalar, gün ışığı ile sürekli değişen manzaralar yaratıyor. Cephe üzerindeki panellerin yarattığı çizgisel doku, yapının doğrusal olmayan geometrisini güçlendirirken, oluşturduğu çeper iç mekandaki ana salonu da çevreliyor ve kütüphanede buluşan insanlar ile fikirlerin üst üste gelerek örtüştüğü durumu resmetmeyi amaçlıyor. Geniş cam açıklıklarıyla sağlanan sokağa bakış ise yapının etki alanını genişleterek şehirle doğrudan bir ilişki kurmasını mümkün kılıyor ve dışarıdaki herkesi de bu ortak mekanı keşfetmeye çağırıyor.

fotoğraflar: doublespace photography

plan

çatı planı

kesitler

Klasik kütüphane mimarisini daha esnek mekanlarla sosyal aktivite ve ilişkileri güçlendiren bir senaryoya dönüştüren projede, yapıya girenler açık okuma alanları ve kafe bölümüyle karşılanıyor. Dış cephedeki tek renkli monotonluğa karşın iç mekan, renkli mobilyalar ve cam yüzeylerin etkisiyle canlanıyor ve bu durum ortak mekanlar ile bireysel alanlar arasında bir kontrast oluşturuyor. Yapı içinde hakim olan açıklık duygusu iç mekanları görsel olarak birbirine bağlıyor. Merkezde kalan avlu ile devam eden cam yüzeyler, iç mekanda baskın olan gün ışığı yayılımını destekliyor. Toplanma alanları, özel odalar, bilgisayarlar, çalışma salonu ve serbest alanlar olmak üzere farklılaşan mekanlar avlu etrafında dönerek bir çember oluşturuyor ve aslında toplumun oluşturduğu bir çemberi temsil etmeyi amaçlıyor. Kütüphane bölümü dışında kalan mekanlarla da her profilden kullanıcıya açık olan merkez, 3 boyutlu yazıcılar, medya ekipmanları, ses kayıt stüdyosu ve yeşil ekranı ile ziyaretçileri fikirleri somutlaştıran bir üretim sürecine de davet ediyor.