Bu hak meşruiyetini mahallelerin tüm zor koşullara, baskılara rağmen dayanışma içinde, inatla, sabırla kendi elleriyle kurdukları yaşam alanlarından ve mücadelelerinin kolektif hafızasından alır.
Günümüzde yerellikten küresel ölçeğe ulaşan yapılı çevre üretimi ve kapitalist kent süreçleri coğrafi olarak yer değiştiren krizler ile kendisini gösterir.
Farklı alanlarda ve platformlarda yürütülen kentsel toplumsal hareketler, özgür, barışçıl ve adil yaşam hakkından toplanma ve ifade özgürlüğüne, konut ve barınma hakkından iş güvenliğine, çevre hareketlerinden gıda güvenliğine, ortak hafıza mekanlarının ve müştereklerin korunmasından kendini yönetmeye kadar pek çok konuda haykırış ve talepleri içerebiliyor.