Çoğalan İhtimaller

Londra merkezli mimarlık ofisi Studiomama ile işbirliği kuran MINI, Milano Tasarım Haftası kapsamında sergilenmek üzere Mini Living – Built by All adlı bir proje gerçekleştirdi. MINI’nin mekan üretme ilkelerini yansıtan yerleştirme, birkaç metrekarelik kısıtlı bir alanda gelecek için yeni yaşam senaryoları üretiyor.

Geleceğin dünyasını şekillendirmede insan faktörü merkezi bir rol oynuyor; Built by All projesi de Mini Living’in benimsediği küçük yaşam alanlarının yaratıcı kullanımı, kamusal olarak erişilebilir mekanlar, özel ve müşterek yaşamların karşılıkları gibi ana başlıklarına katılımcılık ilkesini ekliyor. Bugünün standartlaştırılmış konut sektörünün bireysel talepleri karşılayabilme becerisi anlamında kısıtlı kaldığını belirten Mini Living’den Oke Hauser, projenin insanları aktif yaratıcılara dönüştürdüğünü ve tasarım sürecinin kalbine yerleştirdiğini söylüyor ve ekliyor: “Yaşam alanlarının kalitesinin en nihayetinde sakinlerin evleriyle ne kadar iyi özdeşleştikleri ile belirleneceğine inanıyoruz.”

Zona Tortona kompleksinde bulunan yerleştirme, ziyaretçilere birebir ölçekte üretilmiş dört farklı yaşam alanını deneyimleme fırsatı sunuyor. Birbirinden farklı planlara, formlara, renklere ve malzemelere sahip yaşam ünitelerinin her biri yalnızca 15-20 metrekarelik bir alan kaplıyor. Tasarımın temel aldığı yaklaşım, konseptin bağlamını ve çeşitliliğini vurgularken aynı zamanda da her ünitede sakinlerin özgün kişiliklerinin yansıtılmasına izin veriyor. Bu dört yaşam alanı ortak mutfak, spor salonu ve avlu gibi işlevler kazandırılmış bir ortak alanla birbirine bağlanıyor. Kolonlar gibi halihazırda var olan yapısal elemanları kullanarak onları yeni işlevlerle tamamlıyor. Sonuç olarak ortaya, eski bir fabrika salonuna yerleştirilmiş, bağımsız ve yaşayan bir mikro-mahalle ortaya çıkıyor. Yerleştirme, herhangi bir boş bir yapının bile kentsel mimarinin geleceğini zenginleştirmek için kullanılabileceğini vurgulamak istiyor. Kullanılmayan depolar ya da terk edilmiş alışveriş merkezleri ile ofislerin potansiyel yaşam alanlarına dönüştürülebileceğini göstermeye çabalıyor.

Ziyaretçiler aynı zamanda Factory of Ideas bünyesinde, küçük konsept modeller halinde kendi kentsel yaşam öngörüleri üzerine fikirler üretebiliyor –tabi ki katılımcı mimarlık fikrini akılda tutarak. Üretilen fikirler ise yerleştirme süresince sergilenecek. Her bir tekil çalışma sürekli genişleyen bir mikro-mahalleyi temsil edecek.