Sebil

“Tasarım görünmezdir, ta ki başarısız olana kadar’’ Bruce Mau; Massive Change

Kentler, toplumların kolektif olarak bir arada yaşadıkları yaşam alanlarıdır. Günümüzde yaşanan ve gelecekte de yaşanacağı öngörülen savaşlar, iklim değişikliklerinin ve afetlerin getirdiği olağanüstü koşullar, bunların yanı sıra günlük yaşantıda karşılaşılan teknolojik gelişmeler ve uygulamalar, sosyal medya olanakları ile gerek şehirler, gerekse bireysel yaşamlar şekilleniyor, değişiyor ve yeniden kurgulanıyor. Geleceğin şehirlerinin tasarımları ve ihtiyaçları da bu bağlamda değişiyor. Bruce Mau’nun bahsettiği altyapının tasarımı ve yaşadığımız büyük ölçekli afetlerde bu altyapının çökmesi bize onun bir tasarım olduğunu hatırlatıyor. Her ne kadar afetlerin oluşmasını önleyemesek de sonrasında hızlı bir yeniden yapılanma için altyapının tasarımı son derece önemli.

Sebil, antalya mimarlık bienali

Günümüzde halen gelişmekte olan ya da gelişmemiş bölgelerde 780 milyon insanın temiz içme suyuna erişimi yok. Özellikle iki yaş altındaki çocukların temiz suya ulaşması, kirli su kaynaklı hastalıkları %80 oranında azaltacak. Üretim süreçlerinden bihaber, sonuç ve tüketime dayalı yaşadığımız günümüzde, hayatın öz kaynaklarından biri olan suyun musluklarımıza veya sofralarımıza ulaşma süreci günlük hayatımızın görünmeyen, sorgulanmayan bir parçası haline gelmiş. Eskiden her sokağın başında görülebilen, sadece su ihtiyacı karşılamanın ötesinde bir toplanma yeri olarak kamusal alanların vazgeçilmez bir parçası olan çeşme ve sebiller şu anda günlük hayatımızın doğal bileşenlerinden bir olmaktan çıkıp tarihi objelere dönüşmüş halde.

Altyapı tasarımının bileşenlerinden hayati öneme sahip olan suyun arıtılması ve içme suyuna dönüştürülmesi, gözlerden uzak bir süreç olarak gerçekleşiyor. Buna yanıt olarak Sebil adını verdiğimiz deneysel mimari çalışma, bu süreci görünür kılarak izleyicileri üzerinde düşünmeye davet ediyor.

Etiketler:

İlgili İçerikler: