Yedi Otoyollu Şehir

SİNAN LOGİE

Bir zamanlar, Roma ve Kudüs gibi, yedi tepeli diye tanımlanan İstanbul'un peyzajı bugün, başka bir biçime büründü. Şehir, tarihi duvarlarının sınırlarını fiilen aştı, ve şimdi topoğrafyasında yayılan duble otoyollarla saçaklanmaya devam ediyor. İstanbul, nüfus bağlamında Türkiye’nin en kalabalık kenti, aynı durum araba sayısı için de geçerli. İstanbul’da ikincil olanlara tabi ki küçük "paşalar" gibi davranılıyor. Aşağıda İstanbul’un dört tekerli muhteşem arkadaşlarınıza sunduğu atraksiyonlardan oluşan kısa bir listeyi bulabilirsiniz:

BOĞAZ MANZARASI
Trafik sıkışıklığında geçen uzun saatlerden sonra Boğaz’daki otoparklardan birine aracınızı bırakmaya çekinmeyin. Tuzlu hava aracın enjeksiyon sistemini temizleyecektir ve bir sonraki kırmızı ışık rallisinde biraz daha fazla beygirgücü kazanmanızı sağlayacaktır. Dolmabahçe ve Ortaköy’deki otoparklar gibi bu otoparkların diğer bir faydasıysa, insan trafiğine kapalı olmaları! Bu nedenle arabanız deniz kenarında aylak aylak yürüyen yayalar tarafından rahatsız edilmeyecektir.

AŞIKLARIN KÖPRÜLERİ
Paris’teki gibi, İstanbul’da da aşıklar için çeşitli köprüler mevcut. Üç tanesi Haliç üzerinde ve iki tanesi Boğaz’da. Sakın sabırsız olmayın; yakında dört tekerli küçük güzelliğinizi Boğaz’daki üçüncü köprüde sürebileceksiniz. Bu köprüler arabanızın diğer arabalarla tanışması ve sosyalleşmesi için önemli fırsatlardır. Unutmayın ki evden işe gidip gelme süresi ortalama 49 dakika; yani bu, vites kutunuzla ya da sileceklerinizle hoş ve romantik bir konuşma için bolca vakit bırakıyor. Dahası üçüncü köprüye bağlanan yeni otoyollarla, ormanın içinde araba sürmek hiç olmadığı kadar kolay olacak! Kim bilir, aracınıza temiz hava temin etmek için, İstanbul’un kuzey ormanlarında bir gayrimenkul yatırımıyla baştan çıkabilirsiniz. Aklınızda bulunsun, ormansızlaştırma havadaki nemin de azalmasını sağlar. Bu, arabanızın elektronik aksamı üzerinde de pozitif bir etki yaratabilir.

RÜZGAR KIRICILAR
Bugünlerde İstanbul’da satılan araçların neredeyse tümü klimalı. Bu amaç için, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Levent-Maslak aksı üzerinde gökdelenler duvarının inşasına izin verdi. Bu beton duvarın, betonun, çeliğin ve aynalı camların zaten şehir merkezinin ortalama sıcaklığı üzerinde etkisi var: Yazlar daha sıcak! Bu yüzden, fırsatı kaçırmayın, sadece düğmeye basın, klimanızı 22 °C’ye ayarlayın ve trafikte rahatlamanın tadını çıkarın!

TARİHİ YERLERİ GEZME
2013 yılında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul’un en önemli altyapılarından birini açtı: Marmaray. İki kıtayı birbirine Boğaz’ın altından geçen bir tünelle bağlayan tren hattı, tam kapasiteyle kullanıldığında, Boğaz üzerinden geçen 14 köprüyle eşdeğer verimde olacak. Ama ne yazık ki bu sistem araçların kullanımına açık değil… Üzülmeyin sürücü kardeşlerim! Göz yaşlarınızı silin! Araçlar için bir tünel inşaatı devam ediyor! Bu tünel Asya yakasındaki Harem ile tarihi yarımadadaki Kumkapı’yı birleştirecek. Yakında aracınızla bir otoyoldan geçip doğrudan Ayasofya’nın eteklerinde olabileceksiniz! Tabi ki, aracınızın tamponları bu gezintiyi çocuklarınızdan daha çok sevecek!

SU YOK
Suyun arabanıza iyi gelmediğini bilmek için illa ki mühendis olmanıza gerek yok! Her ne kadar sıklıkla yıkayıp parlatmak ve bu sayede Megapolis’teki başarınızı simgelemek için kullanmak isteseniz de. Yine de endişelenmeyin; çok yakında arabanıza zarar verebilecek su hiç kalmayacak. İstanbul ekolojik sınırlarını çoktan aştı. Günlük üç milyon metreküp temiz su gereksinimini karşılamak için büyükşehir belediyesi epeydir kentin 200 km doğusunda ve batısındaki nehirlerden İstanbul’a su pompalıyor. Ve eğer “çılgın proje” Kanal İstanbul uygulanırsa o da kentin bazı su rezervuarlarının üzerine kurulacak. Bu tabi ki de arabanızı haftada bir yıkamanızda bazı sorunlar ortaya çıkaracak, o nedenle bir sonraki bebeğinizin rengini seçerken dikkatli olun! İyi yolculuklar!

Mad Max Zeyrek'te. Fotoğraf: Sinan Logie

Etiketler:

İlgili İçerikler: