Uzun süreden beri “bekleme odası”ndayız. ...Beklemek, sanıldığı gibi durağan bir eylem değil, aksine, kişiyi düşünmeye, sorgulamaya ve yüzleşmeye iten bir hesaplaşma süreci.
Eleştiri bir “sökme” tekniği ve mesleki alanın düşünsel, bilişsel alanının bir özelliği olarak görülebilir.
Peter Barber ile neoliberal kentsel politikalar altında şekillenen sosyal konutları ve katılımcı mimarlık olanaklarını konuştuk.
Bilişsel bozulmalar açısından anlamlı bir konu, kültür mirası ya da doğal miras gibi çelişkilerin su yüzüne çıktığı meseleler.
On sene önce, tarafların birlikte durdurdukları proje, şehrin on sene AKM gibi başat bir sanat yapısından mahrum kalmasına yol açtı. Böylece güçlerini ispatladıklarını gösterdiler ama şehir kaybetti.
Modern kent; zaman-mekansal derinliği olan bir “kazı-dolgu” hikayesinin tarih boyunca peyzajda ilmek ilmek işlenmiş, katmanlaşmış, girift izlerinin bir nevi bileşkesidir.
Kamunun katkısından yoksun kamusal mekanlar tasarlamanın ceremesi ise yine kamunun üzerine yıkılıyor.