Mimarlığının insan ile kurduğu ilişkiyi anlatması bakımından her örnek özgün ve değerli. Ancak sosyal konutun yaşamımızdaki yeri daha gündelik, akışkan ve sürekli bir gerçeklik olarak ağırlık kazanıyor.
Milenyum ile birlikte daha da belirginleşen bir şekilde, modern mimarlık söylemlerinin küreselleşme ve postmodern saldırı karşısında dağılışı, onun gücüne duyulan güveni kökten sarstı.
Venedik Mimarlık Bienali, mimarın sorumluluğunu gündeme getirerek mimarları konforlu alanlarından çıkmaya davet ediyor. Hülya Ertaş ana sergiler, ülke pavyonları ve Türkiye'nin katılımı üzerinden bienali değerlendiriyor.
Bir Kıssadan Hisse ve “Mimarlar Neyi Konuşmuyor?”