Oyun Peyzajı

Kullanıcılarının yaşama çevresi tahayyüllerinden ilham alan anaokulu, çocukların kendilerini ve çevrelerini keşfetmelerine zemin olacak esnek mekanlar kuruyor.

Hızlı büyüyen kentlerin dokusu sınırlarını zorlar; yeni yapılar yükselir, eski yapılar ise ya yok edilir ya da yeni işlevler yüklenir. Var olan yapıların uyarlanmasına, işlev ve estetik açısından iddialı talepler eşlik eder. Bu projede bizim görevimiz de var olan bir evi, yapısal elemanlarını koruyarak, yaşam dolu bir anaokuluna dönüştürmekti.

İlhamı, çocukların çizimlerinde kolaylıkla bulunabilen ancak Saygon’un kent dokusunda bulunmayan geleneksel Vietnam oyun peyzajından aldık. Tipik şet çatılı bir ev, geniş pirinç tarlaları, verimli yeşil ormanlar… Yani bir çocuğun kentte özlem duyduklarının basit bir tasviri… Burası, çocukların kendi boyutlarına göre rahat hissedebilecekleri, onlara çevrelerini keşfedebilmeleri için güvenlik ve özgürlük hissini veren, normu sadece bir çocuğun gözleri aracılığıyla anlaşılabilir bir mekan.

fotoğraflar: oki hiroyuki

Her bir program bloku, çocuk ana-oyun-okulu yaratma fikri akılda tutularak, ortak bir yapı formu olan “baraka”nın içine yerleşecek şekilde dönüştürüldü ve düzenlendi. Ana fikir, yapı (ev) içinde yapılar (evler) yaratmaktı. Bu aynı zamanda, yerin köklü bir geçmişi olan kültürel ve tarihsel değerlerine dayanan güncel bir mimarlık yaratarak kentin gelişimine karşı olumlu bir yanıt niteliği taşıyor.

Chuồn Chuồn Kim Anaokulu’nun eğitim programı, çocukların kişiliklerini kendiliğinden keşfetmeye ve geliştirmeye cesaretlendiren oyun odaklı eğitim anlayışını benimsiyor. Çocuklar, çevrelerindeki değişimler konusunda hassastır ve etrafta olan küçük şeylere en saf duygularıyla yanıt verirler. Dolayısıyla mimarlık da, küçük mekanlardan bir küme oluşturarak, çocukların dışarı çıkmalarını ve dünyayı kendi yollarıyla keşfetmelerini telkin ediyor. Esnek mekan düzenlemesi, mimarların projenin program gereklilikleri ve eğitim deneyimi için önermek istediklerinin tam karşılığı.

Oyun bahçeleri, farklı yaş ve boyda çocukların birbirleriyle iletişim kurmaları, etkileşim içinde olmaları için ölçeği çeşitlenen baraka formu aracılığıyla kendini ifade ediyor. Kapı ve pencere açıklıklarının yerleşimine, boyutuna ve ölçeğine karar verilirken, çevreleyen doğayla daha kuvvetli bir bağ kurmaya teşvik etme, ışığın ve rengin farklı tonlarını mekana dahil etme konuları dikkate alındı.

Belirli bir alanın içinde sınırlandırılmış dış mekan kullanımı ise bitki çeşitliliğiyle çocukların doğanın hareketini anlama kabiliyetini geliştirecek bir eğitim olanağı sunuyor. Çocukların bu hareketi ve değişimleri gözlemlemesi, onları doğa ile kendi ekolojik ilişkilerini ve yaşadıkları çevreye nasıl etki ettiklerini anlamak için cesaretlendiriyor.

Etiketler: