Zamansız Kadraj

Çin’in küçük bir şehrinde yer alan proje, kamu desteğiyle üretilmiş ilk fotoğraf müzesi. Proje, turist çekmekten ziyade yerel niteliklerin korunduğu bir değişimin dinamosu olmayı hedefliyor.

Çin’in Guangdong eyaletinin kuzeyindeki dağlık alanda küçük bir şehir olan Lianzhou, 13 yıldır aralıksız devam eden ve ülkenin en önemli fotoğraf etkinliği olan Uluslararası Fotoğraf Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. Burada bulunan fotoğraf müzesi, eski şehir merkezini yeniden canlandırma planının dinamosu ve şehrin geçmişine bir saygı duruşu olarak görülmüş. Müzenin inşa edilmesi için bölge halkının Eski Cadde dediği, yerel gelenek ve anılarla dolu Güney Zhongshan Yolu’nda, önceki 12 festivalin ana mekanı olmuş eski bir şeker deposunun bulunduğu arazi seçilmiş.

Müze, birbirine kenetlenmiş, mevcut üç katlı betonarme yapı ile yıkılmış iki ahşap yapının yerine inşa edilen U biçimli yeni yapı olmak üzere iki parçadan oluşuyor. Yeni yapının bir bütün haline gelmiş cephe-çatı örtüsüyle müzenin ufuk çizgisi biçimlendirilirken eski şehrin kentsel dokusunun bozulmamasına da gayret edilmiş. Örtünün katlanmış eğimleri altında dış koridorlarla birbirine bağlanan galeri dizisi, merdivenler, sergi ve kamusal etkinlik mekanları aynı çatının altına yerleşiyor. Korunan yapı ve yeni U biçimli ek, yapının iç mekanını düşey bir çeşitlilikle zenginleştiriyor. Aralarında bulunan bahçe boşluğu ise iki yapının ihtiyacı olan mesafe ve tezadın koruyucusu rolünde.

Eski şehre bakan cephe
Boşluklardan şehir kadrajı ve dolaşım
Eski Cadde’den müze
Eski ve yeni malzemelerin bir arada kullanımı, sergileme alanına götüren rampa
Lianzhou Fotoğraf Müzesi, O-office Architects
Kamuya açık giriş meydanı
Tek çatı altında farklı mekanlar
Yapıyla birlikte kurgulanmış şehir kadrajları
Yapıyla birlikte kurgulanmış şehir kadrajları
Ara sokağa bakan yan cephe
Örtünün iç yüzeyinde trapezler ile yeni ve eskinin birlikteliği

Kurgunun esasını tasarımcılarının, müze kavramının kurumsal ve anımsama odaklı geleneğini, eski şehrin morfolojisiyle aynı anda var olabilen üç boyutlu bir sergi gezintisine dönüştürme çabası oluşturuyor. Eski şehirden ve gündelik hayattan parçalı sahneler; kimi zaman modern fotoğraf sanatının ciddiyeti ve soyutluğuyla, kimi zaman da çağdaş fotoğraf sanatının müstehziliğiyle yan yana geliyor. Cephe-çatı örtüsünün en üstünde, V biçimli kesitiyle açık hava tiyatrosu ana sergi alanının hemen üzerine yerleşiyor ve korunmuş yapının düz çatısından çıkma yapmış çelik bir teras ile birleşiyor. Böylelikle müzenin tüm mekan kurgusunun zirvesini tanımlıyor.

Zemin Kat Planı
2. kat planı
Müze ve çevre alan perspektif çizimi
Kesit
Kesit

Yapıda kullanılan malzemelerin hemen hepsi yerelden geliyor. Mütemadi cephe-çatı örtüsünün dış yüzeyi, kent ve kırsal alanda yıkılmış eski evlerden toplanmış gri arduvaz levhalar ile aynı zamanda zemin döşemesinde ve bodrum katın istinat duvarlarında da kullanılan, West Bank taşı olarak bilinen yerele özgü, koyu renkli kil taşından oluşuyor.

Yıkılmış depo yapısından toplanmış ahşap pencereler de bu örtüye yerleştirilmiş. Yeni inşa edilen sergi kutularının cepheleri, eski gri tuğla duvar parçalarıyla karışmış geleneksel “beyaz demir” (galvanize çelik) kabuk olarak ortaya çıkıyor ve siyah çelik korkuluk panelleriyle donatılmış beton merdiven ve koridorlarla bağlanıyor. Yerel olmayan tek endüstriyel ürün, kaba ve kalın cephe-çatı örtüsünün iç yüzeylerinde kullanılan yumuşak ve şeffaf PVC oluklu trapezler. Tasarımcılara göre bu malzeme, fotoğrafın sergilenmesi için temel bir gereksinim olan arka plandaki mimari öğelerin nötr renklerinin ötesinde bir sıcaklık, samimiyet getiriyor mekana ve arkasına yerleşmiş LED ışıklandırma ile tüm çatının altına, hatta iç sergi mekanlarına yumuşak ve hafif bir aydınlık veriyor.

Etiketler:

İlgili İçerikler: