La Vetrina dell’Ingegno

EN

Mimar Alessandro Verona tarafından tasarlanan "La Vetrina dell'Ingegno" (Yaratıcılığın Vitrini), İtalya'nın kuzeyindeki Udine kentinde bulunan on üçüncü yüzyıldan kalma Santa Maria Kulesi'nin restorasyonunu kapsıyor.

15 yıllık bir kapanışın ardından kapılarını yeniden halka açan Udine'deki Santa Maria Kulesi, Kuzey İtalya'daki bu bölgenin zengin tarihini ve benzersiz endüstriyel faaliyetlerini sergilemeye adanmış, Confindustria tarafından desteklenen yeni bir müze kompleksi olan "La vetrina dell'Ingegno"ya ev sahipliği yapıyor.

Başlangıçta bir savunma yapısı ve şehrin içi ile dışı arasında bir bağlantı olarak inşa edilen kule, yıllar boyunca çeşitli işlevleri barındırdı. Savunma amaçlı inşa edilen kule, daha sonra belediye tarafından kiraya verilen özel bir konuta dönüştü. Bir dükkan, bir sanat stüdyosu olarak da kullanılan yapı, 1980'lerde "Kent Müzesi" olarak hizmet verdi.

2017 yılında, bu tarihi yapının sahibi Confindustria Udine, Santa Maria Kulesi'ni restore etme ve yenileme görevini AV/S Alessandro Verona Studio'ya verdi. Kuzeyde Via dei Torriani ve doğuda Via Zanon'un kesiştiği noktada yer alan kuleyi yeni bir müzenin kalıcı merkezine dönüştürmeyi amaçlayan projenin yapımına Ekim 2020'de başlandı. La Vetrina dell'Ingegno'nun açılışı Aralık 2022'de yapıldı.

Proje iki temel unsura odaklanıyor: Zemin katta yeni alanların tasarlanması ve kulenin yeniden işlevlendirilmesi. Yeni eklenen bina mevcut avluyu çevreliyor ve zemin katta daha fazla yüzey alanı sağlıyor. Bu genişleme sayesinde yapıya yeni bir salon, sunum ve atölye çalışmaları için bir alan ve bir sergi alanı eklendi. Kulenin restorasyonu ve adaptasyonu, mimari engelleri ortadan kaldırmayı ve kulenin tüm seviyelerine erişim sağlamayı amaçlıyor. Bu kapsamda mevcut dış merdivenler daha işlevsel bir asansörle değiştirildi.

Zemin katta, kulenin mevcut kemerleri orijinal biçim ve boyutlarına göre restore edildi. Sergi alanının sokaktan görünürlüğünü sağlamak için 1990'larda yerleştirilen kaideler, armatürler ve ızgaralar kaldırıldı. Yapının içinde yer alan ve salona doğrudan erişim sağlayan ana giriş kemeri, giriş açısını genişleten bir çerçeve ile vurgulandı. Aurisina taşı zemin ve Venedik spatolato tavan, dış avlu alanını bir iç mekana dönüştürüyor.

Salon ile mevcut yapılar arasındaki ilişki, tavanda metal ve buzlu camdan yapılmış bir bağlantı ile çözüldü. Bu müdahale ile tarihi bina ile yeni yapı arasındaki geometrik farklılıklara uyum sağlandı.

Zemin kata eklenen hacim, mevcut yapıdan daha alçak tutuldu, bu sayede dışarıdan bakıldığında özgün yapının arkasında kalarak, cephede görünmesi engellendi. Yangın güvenliği yönetmeliklerine uygun olarak acil çıkış olarak hizmet veren ek yapının çatısı, aynı zamanda etkinlikler için, Palazzo Torriani'nin bahçesine bakan bir teras işlevi görüyor.

Arka bahçe cephesi, tarihi duvarlarla, çağdaş tasarım unsurlarını yan yana getiriyor. Hafif yapısıyla yeni müdahale, tarihi duvarların ağırlığına karşı bir görsel kontrast oluşturuyor. Salonun girişi, eski ve yeni arasında bir geçiş alanı yaratan ve ona asılı bir görünüm veren bir yapı ile karakterize ediliyor. İç cephede ortaya çıkan sivri formlu açıklık, sadece salona girişi işaret etmekle kalmıyor, aynı zamanda tarihi girişin önemini korumak için kasıtlı olarak açıkta bırakılan bir geçit oluşturuyor.

"La Vetrina dell'Ingegno", Udine Sanayi Birliği'nin tarihine ilişkin kalıcı bir sergiye ve zemin katta bir toplantı alanına ev sahipliği yapıyor. Kulenin beş katı boyunca, her biri Confindustria Udine'nin on bir ürün sektöründen birine adanmış geçici sergiler kuruldu. Kulenin en üst katında, şehre açılan perspektife eşlik eden bir enstalasyon yer alıyor.

Gino Valle ve Herbert Ohl'un ünlü Quaranta5 serisinden esinlenen ve Alessandro Verona'nın kendisi tarafından çizilen sergi tasarımı, çeşitli sergileme ihtiyaçları için esnek bir sistem oluşturuyor.

Etiketler:

İlgili İçerikler: