Gordion Antik Kenti ve Anadolu’daki Orta Çağ Camileri UNESCO Dünya Miras Listesi’nde
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Türkiye’den Gordion Antik Kenti’ni ve Anadolu’nun Ahşap Direkli ve Tavanlı Orta Çağ Camileri’ni Dünya Mirası Alanı listesine ekledi.
Böylece Türkiye’den UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan kültürel varlıklarımızın sayısı 21’e ulaştı. Ahşap Direkli ve Tavanlı Orta Çağ Camileri arasında Konya Beyşehir Eşrefoğlu Camii, Eskişehir Sivrihisar Ulu Cami, Kastamonu Kasaba Köy Mahmut Bey Camii ile Ankara Ahi Şerefeddin (Arslanhane) Camii ve Afyonkarahisar Ulu Cami yer alıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca UNESCO’ya “Anadolu'nun Orta Çağ Dönemi Ahşap Direkli ve Kirişli Camileri” adıyla iletilen tarihi camiler aynı zamanda Türkiye'nin Dünya Mirası Listesi'ndeki ilk seri kültürel varlıkları oldu.
Ankara'nın Polatlı ilçesinde yer alan Gordion Antik Kenti’nde antik dönemden bugüne ulaşan ve MÖ 2.500 yıllarında (Erken Bronz Çağı) başlayan yerleşim, günümüzde antik kentin bitişiğindeki Yassıhöyük'te devam ediyor. Gordion Antik Kenti ve çevresinde 4.500 yıl süren uzun bir zaman diliminde çok az kesintiye uğrayan yerleşim, Gordion'u dünyanın "en uzun süre yerleşimin görüldüğü nadir alanlar" arasına taşıyor. Frig uygarlığının başkenti olan Gordion’un çevresinde yer alan yaklaşık 85 adet tümülüs MÖ dokuzuncu yüzyıldan MÖ ikinci yüzyıla kadar uzanan geniş bir zaman dilimine ait. Sitadel Höyüğü, Gordion Arkeolojik Alanı'nı oluşturan en önemli unsur olarak bu döneme ulaşırken, erken dönem Frig Kalesi surları ve anıtsal yapıları da o dönem için Anadolu'daki eşsiz birer örnek olarak öne çıkıyor.
Anadolu'daki ahşap destekli camilerin erken örneklerini Orta Çağ'dan günümüze yansıtan “Anadolu'nun Orta Çağ Dönemi Ahşap Direkli ve Kirişli Camileri” farklı şehirlerde bulunmalarına rağmen sahip oldukları ortak özelliklerle Anadolu yaşantısına dair izler taşıyor. Hipostil planlı anıtsal ahşap cami tipolojisinin, döneminin Anadolu'daki en önemli temsilcilerinden olan bu camiler, sahip oldukları ahşap oymacılığı sanatının örnekleriyle de öne çıkıyor. Ustaların isimlerinin kayıtlı olduğu kündekari tekniğindeki ahşap minberleri ve "kalem işi" adı verilen bezemeleriyle bu tarihi camiler, olağanüstü bir marangozluk becerisi ile estetik anlayışı da sergiliyor.
Dünya Mirası Komitesi, Suudi Arabistan'ın Riyad kentinde 25 Eylül 2023’e kadar devam edecek olan 45. toplantısında hangi alanların Dünya Mirası listesine dahil edileceğini tartışmaya devam ediyor. Komite üyeleri, 2022 ve 2023 yılları boyunca sunulan küresel adaylar listesinden seçim yapıyor.
Bir doğal veya kültürel alanın UNESCO Kültürel Miras listesine eklenebilmesi için olağanüstü evrensel değere sahip olması, insanın yaratıcı dehasının başyapıtını temsil etmesi veya olağanüstü doğal güzelliğe ve estetik öneme sahip olması gerekiyor.
Ek olarak komite, Rusya'nın devam eden işgali nedeniyle yakın zamanda Ukrayna'daki birçok bölgeyi UNESCO Tehlike Altındaki Kültürel Miras Alanları Listesi'ne ekledi. Kiev’deki Ayasofya Katedrali ve manastır binaları, Lviv'in tarihi şehir merkezi gibi tehlike altında olarak belirlendi. UNESCO, yaptığı açıklamada, "Doğrudan saldırı riskiyle karşı karşıya olan bu alanlar, iki şehrin bombalanmasının neden olduğu şok dalgalarına karşı da savunmasız" dedi.
İlgili İçerikler:
-
Uluslararası Cami Tasarımı Yaz Okulu Başvuruları Başladı
-
4. Uluslararası Cami Mimarisi Konferansı'ndan Bildiri Çağrısı
-
Büyükada Nizam Camisi
-
Mantar ve Ahşap Ev
-
2023 Mimarlık Gündemi
-
Taş Kalıntıya Müdahale: Ahşap Tasarım ve İnşaat Atölyesi
-
"Ankara'nın Dünya Mirası: UNESCO Dünya Miras Alanları" Kitabı Yayımlandı
-
UNESCO, Çalınan Kültür Varlıklarını İçeren İlk Sanal Müzenin Tasarımını Paylaştı