Peyzajı Saran Sınırlar
Açık alanları odağına alan ve mevcut bir yapının malzemeleri kullanılarak inşa edilen çalışma alanı, hafif strüktürüyle mekanın doğasına en az temasla eklemleniyor.
Proje alanının yapay ve doğal niteliklerini gözeterek mevcut bir yapının yeniden kullanımı üzerinden geliştirilen çalışma alanı, Ekvador’un Cuenca kentinde yer alıyor. Özellikle Şili’ye özgü bir hafif yapı tipolojisi olan prefabrik ahşap afet konutu (mediagua) örneğinin ve çevresindeki doğal dokunun korunduğu projede, peyzaj öğeleri tasarımı şekillendiren ana unsurlar olmuş.
Peyzaj düzenlemesinde, alanda bulunan bir mandalina ağacının etrafında yeşil alan ve dolaşımı sağlayan iki ayrı giriş tanımlanmış. Bunlardan ilki geçirgen çakıl bir yüzey, ikincisi ise ana girişi vurgulayan çimento bir yüzey ile oluşturulmuş. Çakıl taşlı yol, ana girişe eklemlenerek kullananları çıkardığı ses ve yönü itibariyle alandaki doğal öğelere yaklaştırıyor.
Zemindeki çakıllar, parsel sınırlarının kullanımı konusunda avantaj sağlarken hafif strüktür de mekanın, parselin odak noktası olan mandalina ağacının etrafında şekillenmesine aracılık ediyor. Bu doğrultuda yapı yerden koparılmış: Mekanın ana kirişleri, altı noktadan yalıtımlı temel pabuçlarıyla desteklenerek nemden korunaklı ve hava akışını sağlayacak biçimde yeşil dokunun üzerinde yüzüyor. Cephenin bir levha ile kapanması ise kullanıcılarını kentsel bağlamdan soyutlayarak içe dönük bir alan yaratıyor.
Prefabrik malzemelerin kullanımı, maliyeti en aza indirip uygulama sürecini kısaltarak alanın bütünlüğünün korunmasını sağlamış. Mevcut yapıdan geri dönüştürülen demir, cam ve fiber çimento malzemeler çatı ve cephede kullanılmış. Ölçüleri 4x4 cm olan prangalar mutfak kapılarının ve pencerelerinin şekillendirilmesinde; ayrıca cepheyi tanımlayan levhanın ve iç mekandaki rafların desteklenmesinde kullanılmış. Bu sayede “mobilyavari” bir cephe duvarı elde edilmiş.
Mobilyalar de tasarım çizgisini takiben alandan geri dönüştürülmüş malzemelerle üretilmiş. Mutfak zemini, reçine korumalı bir beton ile su girişini engelleyecek biçimde yeniden tasarlanarak dış mekan zemininden ayrılmış.
Bahçeye dönüşen iç avluda yerle temasını koparıp doğal öğelerin yüzeylerde gelişmesine olanak veren tasarım, yapısal elemanların gerektiğinde tümüyle sökülerek mekanın doğaya teslim edilebileceği şekilde kurgulanmış.