İçerici Çerçeveler

Tasarım dilini çok aktörlü ve içerici süreçler üzerine kurmuş bir ekibin kendi çalışma alanı olarak tasarlanan proje, işlevsellik ve uyarlanabilirliği odağına alıyor.

Mekansal dönüşüm ve çapraz işlevsellik (spatial conversion and cross functionalism) ya da kısaltma adıyla Spacon & X’in kendileri için hayata geçirdikleri yeni çalışma alanı, ekibin mimarlık ve tasarım stüdyosu olarak genel yaklaşımlarına benzer şekilde, çokdisiplinliliği ve işlevselliği odağına alan bir mekan. Bu, stüdyonun, ürün tasarımı gibi küçük ölçekten bina yerleşkeleri gibi büyük ölçeğe uzanan işleri için olduğu kadar ofisin kendisi için de geçerli: Farklı disiplinlerden gelmiş farklı insanlara uzanan bir çeşitlilik.

İsminden ve açık plan ofislerinden de görüldüğü üzere Spacon & X, ötekilerle (ve birbirleriyle) işbirliği yapmanın kapsamlı, daha bütüncül sonuçlar doğurduğu çokdisiplinli bir stüdyo. Ekip, mekansal en iyileştirmenin (mekanı çoklu işlev ve etkinliklere uygun hala getirmenin) gelişmiş bir kentsel hayat için en iyi ve sürdürülebilir sonuçlara dönüşebileceğine inanıyor. Bu yaklaşımla ekip nihai bir amaç uğruna üretim yapıyor: Mekan kısıtının esas konu olduğu kentsel bağlamda yaşama ve çalışmanın daha iyi yollarını sağlamak.

ÇOK DİSİPLİNLİ STÜDYO
Spacon & X, kendi işleri için bir deneme alanı olarak işleyecek ve esneklik sağlayacak bir mekan arayışındayken önceleri bir demirci tarafından kullanılmış eski ve harap halde bir endüstri atölyesinde mükemmel fırsatı yakaladı. Burada, Kopenhag’ın on bölgesinden biri olan Osterbro’nun kalbinde ekip, yaratıcı bir çalışma mekanının sınırlarını zorlayarak ve mekanı deney, bir araya gelme ve disiplinlerarası işbirlikleri için dinamik bir platform olarak keşfederek stüdyonun çerçevesini yeniden düşünme imkanı buldu.

Hem bilgi için dijital bir laboratuvar hem de kanlı canlı bir kütüphane olan “Labrary”, bu sürecin önemli bir parçası. Günümüzün yaratıcı ofislerinde, bilgisayar ve dijital dünya en önemli araç haline geldi; ancak Spacon & X, dijital ve analog arasında sürekli bir devir teslimin dijital süreçler için esas oluşturduğuna inanıyor. Uygulamalı, fiziksel yaklaşımlar yaratıcı süreç için yeni ve gelişmekte olan teknoloji kadar önemli. Bu yüzden stüdyo, maketler üretebilecekleri, malzemeleri 1:1 ölçeğinde test edebilecekleri ve deneyebilecekleri kendi atölyesine; ilham panosu için galeri duvarına ve doğrudan dokunsal ve görsel deneyim sağlamak üzere tüm malzeme örnekleriyle Labrary’ye sahip.

Çalışma alanından bir bölüm
Düzenleyici raflar
Ham halleriyle kullanılan malzemeler ve olduğu gibi bırakılan duvar
Açık ofis alanı
Toplantı odası
Dinlenme alanı
Açık ofis alanı
Metal çerçevelerle kurulan mobilya örneği
Farklı olasılıklar barındıran iş mekan

MEKANI TÜKETME BİÇİMİMİZİ YENİDEN DÜŞÜNMEK
Ekip stüdyonun tasarımına başlarken mekanının kendisinin işlerini ve süreçlerini nasıl yansıtabilecekleri üzerine kafa yordu. Bu iş akışları nadiren “dümdüz”, öngörülebilir ve durağandı; dolayısıyla mekan çok çeşitli mekansal olasılıklar ve esnek alanlar sağlamalıydı. Aynı mekanın birden fazla olası işlev ve kullanım içerebilmesi sayesinde stüdyo değişen ihtiyaçlara göre, pek çok farklı şekilde kullanılabiliyor ve iskan edilebiliyor. Çok işlevli alanlar serisi sosyal etkileşimin, buluşmaların ve atölyelerin farklı çalışma pozisyonlarıyla yan yana gelmesine imkan veriyor; stüdyo en iyileştirilmiş ve aynı zamanda daimi olarak gelişen ve zenginleşen çalışma koşullarına sahip olabiliyor. Farklı alanlar parlak renklerle kodlu ki bu demirci atölyesiyken olduğu gibi korunmuş ham duvarlarıyla tezat oluşturuyor, yeni ve eskinin dokunsal malzeme paletini yaratıyor.

KATILIMCILIK İÇİN BİR OYUN ALANI
Bütün tasarım yaklaşımında esas olan bir başka unsur ise ziyaretçilerin ve mekanın kullanıcılarının daimi katılımı olmuş; süregelen bir diyaloğun parçası olmalarına ve mekanı şekillendirmelerine izin verilmiş.

Böylece, stüdyo açık bir oyun alanı haline geliyor; her an keşfedilmeye hazır farklı unsurlar ve bir arada yaratma olasılığı var.

Kesitler
Kesitler
Plan
Eskiz (çalışma alanı)
Eskiz (atölye alanı)

Çapraz işlevli -ofisleri, laboratuvarları, buluşma ve atölye alanlarını kapsayan- iç mekanıyla stüdyo akıcılık, verimlilik ve anlık uyarlanabilirlik gibi özelliklerle tanımlı. Mekan hem değiştirilebilir hem de dinamik: Örneğin işverenlerle toplantılar toplantı odasında da gerçekleşebilir, atölyede de ya da arka bahçede barbekünün yanında da. Bu yaklaşım aynı zamanda hem içerideki hem de dışarıdaki paydaşlar aracılığıyla bilgiyi paylaşmak ve çoğaltmak için ortak bir buluşma zemini sunuyor.

AÇIK SÜREÇ
Açık süreçler, çok disiplinli bir stüdyonun oldukça önemli bir yönü olduğu kadar, farklı ölçek, proje ve alanlar arasında işbirliği ve katılımcılık için bir çerçeve de sunuyor. Buna ek olarak açık süreçler stüdyo tarafından bir görsel yaklaşım ve kimlik olarak da kullanılıyor: Tüm projeler dürüst; ham malzemeler kullanıyor ve esnek sistemler çoğunlukla mekansal bazda gerçekleştiriliyor. Bu şekilde, projeler işverene teslim edildiklerinde dahi asla tam olarak bitmiş olmuyorlar ve bu aynı mekan ve malzemelerin daimi bir kullanımını ve yeniden kullanımını beraberinde getiriyor. Bu, Spacon & X’in stüdyosunda da epey görünür. Metal çerçeveler strüktür olarak hem çalışma alanı hem de galeri duvarı için çalışıyor. Malzemeler ham ve dürüst tutulmuş; kullanım ve yeniden kullanım konsepti, yeniden bir araya getirmenin kolay ve ulaşılabilir olduğunun altını çizerek tüm mekan estetiğinde açıkça görülüyor.

Etiketler: