Tuğlalar Üzerindeki İzler
Tuğlalarla kurulu çemberleri görünce siz de benim gibi bunun bir Louis Kahn binası olduğunu bir çırpıda anlamış olsanız gerek. Ayub Merkez Hastanesi’ndeki bu geometrik düzen, inşa edildiği dönem için sıradışı olmuş olsa da biz mimarlar için artık alışıldık bir imgeye dönüştü. Oysa gözümüzü fotoğrafın alt kısımlarına kaydırınca mimarlıktan başka bir şeye daha tanıklık ediyoruz: yaşama ve ölüme. Bir yakınının sağlık durumundan endişe ederek uzaklara bakan kadın. Rahat mı endişeli mi kestiremediğimiz şekilde kafasını kaşıyan adam. Tuğlalar üzerinde izler. Yeni alüminyum bank ve uzayan sıralar.

İlgili İçerikler:
-
Zamana Direnen
Yıpranmış sıva, boyası dökülmüş kapı, eğilmiş basamaklar, duvarda kalan yazılar. Her biri bir zamanın, bir anın izini taşıyor.
-
Yansıma
Boğaz'ın iki yakası arasında süzülen İstanbul'un Şehir Hatları Vapuru yansımalar ve çakışmalarla dolu büyüleyici imgeler sunuyor. Vapurun içindeki silüetler ve Boğaz'ın görkemli manzarası birbirine karışıyor.
-
PAN kolektif ve Kocaeli Üniversitesi SEKA Endüstri Mirasını Belgeliyor
-
Sayılabilen Şeyler
Ancak, sayılabilen şeyleri sayıyorsun. Sadece gözlerinle görüyorsun. Sadece dokunarak sahip oluyorsun. Öyle ya, tüm güzel sözlerin; benim boğazımda düğümleniyor. Tüm önüme serdiklerin nakışlı örtülere değil; gri sis perdelerine benziyor gitgide.
-
Tarihin Zihin Haritası
Güneş kendi döngüsüyle her an farklı bir hikâye anlatıyor dokunduğu duvarda. Duvar, fiziksel bir sınır olmanın ötesine geçerek zamanın ve kültürün etkileşimlerini göz önüne seren bir zihin haritası oluyor adeta.
-
Kimsesizlerin Kimsesi Rönesans?
Tarihi binaların içinde günümüz insanı görmek, hızla alışılabilen bir şaşkınlık. Tarihi çevrelerde otobüsler, elektrik direkleri, trafik ışıkları görmeye de hızla gözümüz alışıyor.
-
Hacer Bozkurt’a Ins Blaue Sanat Galerisi’nden Davet
-
Mimarlık Banyosu
D vitamini için haftada iki güneş banyosu, ilham için her gün biraz göz banyosu, yorgunluk için ayda bir köpük banyosu... Yüksek hızlı tren hatlarının kesiştiği, daha da hızlı uçakların geçtiği bu güvertede, her an kanatları altındakilere kanabilecek kadar uçarı...