Glokal Mimarlık tarafından tasarlanan Bortek Mühendislik Yeni Üretim Tesisi ve İdari Binası, Sakarya 1. OSB’de, üretim ve yönetim birimlerini entegre bir yapıda bir araya getiriyor.
5000 m² arsa alanı içerisinde 3750 m² üretim alanı ve 1413 m² idari binadan oluşan projenin temel hedefi, kullanıcı ihtiyaçlarına göre daha konforlu ve verimli bir çalışma ortamı sunarken, firmanın büyüme senaryolarına da uzun vadede yanıt verecek bir üretim ve yönetim kompleksi oluşturmak. Bu doğrultuda yeni yapılacak fabrika hacminin büyüklüğü, hâlihazırda farklı noktalarda yer alan pano üretim atölyesi ve depoları tek bir hacimde toplayacak şekilde belirlendi.
Parselin köşe konumda olması, idari binanın giriş cephesinin ana caddeye dönmesini sağladı. Bu durum, yapının kütle kurgusu ve cephe diliyle çevresindeki benzerlerinden ilk bakışta ayrışmasını mümkün kılıyor. Doğu-batı aksında uzanan idari binanın batı köşesinde yer alan yangın merdiveni, cephede kullanılan malzeme ve heykelsi etkisiyle yapının geri kalanından farklılaşıyor ve aynı zamanda arsanın batı tarafındaki girişle kullanıcıları karşılıyor. Ana caddeye bakan doğu cephesindeki konsol ise zemin katta bina girişini tanımlarken, üst katta terasa dönüşerek kütle etkisini güçlendiriyor.
İdari binanın doğu-batı yönlü yatay hareketi, üst katlarda teras alanları, zemin katta ise korunaklı bir giriş oluşturuyor. Her katta, idari binayı yatayda ikiye bölen ana sirkülasyon koridorunun fabrika cephesine yakın kısmında servis hacimleri, ön cephede ise ofisler yer alıyor. Bu yerleşim sayesinde tüm ofisler doğal ışık ve hava alıyor.
15 cm ve 45 cm'lik seramik cephe panellerinin ve tek tip genişlikteki boy pencerenin tekli, ikili ve üçlü kombinasyonlarla bir araya gelmesiyle oluşturulan cephe kurgusu; ritmik bir ifade sunarken, iç mekandaki fonksiyonlara bağlı olarak esnek bir kullanım imkânı da sağlıyor. İç mekân düzenine göre şekillenen cephedeki dolu-boş dengesi, kontrollü ışık alımını da destekleyecek biçimde tasarlandı.
Projenin ilk kararlarından biri olan brüt beton taşıyıcı sistem, iç mekân atmosferinin belirlenmesinde temel unsur olarak öne çıkıyor. Renk ve malzeme seçimleri de bu karar doğrultusunda şekillendi. Çoğunluğu 1. katta yer alan ofislerde, brüt beton kolon, kiriş ve tavan yüzeyleri mekanın ana atmosferini oluştururken; bu yüzeylerin akustik etkilerini dengelemek amacıyla zeminlerde halı, tavanda ise akustik kanopi sistemleri kullanıldı. Ofis birimlerinde, iç mimari zemin ve tavan tasarımı birim fark etmeksizin aynı kurguya göre ele alındı.
Geniş hacimsel boşluğu ve plan merkezine yerleşimiyle dikkat çeken betonarme merdiven, kat sahanlıklarına kadar uzanan ahşap zemin kaplamasıyla düşeyde sıcak bir atmosfer oluşturuyor. Ahşap yüzeyler özellikle bina girişi, merdiven ve koridorlarda baskın bir malzeme olarak kullanıldı. Ofis birimlerinde sade ve nötr bir renk paleti tercih edilirken; toplantı odaları ve ortak alanlarda daha canlı renkler ve hareketli mobilyalarla dinamik bir iç mekân kurgusu hedeflendi.
Gerek idari bina gerekse fabrika yapısında, mimari ve iç mimari kurgunun temel bileşenlerinden biri olarak renk seçimi önemli bir rol üstleniyor. Ana mimari ögelerde tutarlı bir dil ve devamlılık sağlamak amacıyla, cephe doğramalarında ve fabrika çelik taşıyıcı sisteminde RAL 7022 renk kodu tercih edildi. Bu renk, iç mekânda da süreklilik gözetilerek ofis bölmeleri ve çeşitli sabit mobilyalarda kullanıldı. Fabrika bölümünde ise, üretim tesislerine entegre vinçlerin standart rengi olan RAL 1007 ile uyumlu bir yaklaşım benimsenerek, metal korkuluklar ve raf sistemleri aynı renk seçildi. Ayrıca, hem idari binada hem de fabrika içerisinde, çoğu mahalde açıkta bırakılan mekanik havalandırma kanalları ve elektrik tavaları için, firmanın kurumsal kimliğini yansıtan RAL 5009 renk kodu tercih edildi.