Müze Gazhane - İklim Müzesi

1892 yılında Anadolu Yakasının enerji ihtiyacını karşılamak üzere kurulan Hasanpaşa Gazhanesi, 1993 yılında mevcut ihtiyacı karşılayamaması ve doğalgaz kullanımının yaygınlaşması sebepleriyle fabrika görevini tamamlayarak kapatıldı ve tasfiye edildi. Geçirdiği dönüşüm ile 130 yıl sonra, Temmuz 2021’de Müze Gazhane adıyla kamusal bir alan olarak kent hayatına katıldı. Müze Gazhane’nin iki binasında yer alan İklim Müzesi ise ikinci binanın da tamamlanmasıyla Nisan 2023’te ziyarete açıldı. Gazhane’nin gaz temizleme tesisi olarak kullanılan iki binası proje kapsamında kalıcı sergi/müze olarak yeniden işlevlendirildi ve müze teması "İklim Krizi" olarak belirlendi. Son yıllarda etkilerinin hızla hissedildiği iklim krizi konusunu merkezine alan İklim Müzesi’nin sergileme senaryosu ve müze/sergi tasarımı projelendirilerek hayata geçirildi.

Genel Yaklaşım
Dönemin fosil yakıttan (kömürden) enerji üreten hava gazı fabrikası Hasanpaşa Gazhanesi’nin müze binalarında, iklim krizine, krizin doğal ve insan kaynaklı sebeplerine ve yıkıcı sonuçlarına yer veren İklim Müzesi yer alıyor. Toplamda iki binaya yayılan sergi, endüstri devrimi ile hızla artan fosil yakıt (kömür, petrol, doğalgaz) kullanımına ve bir fabrika yapısı olan Gazhane’nin bu süreçteki yerine odaklanıyor ve mekanın kendi eleştirisi için bir zemin yaratıyor. İklim farkındalığı ve savunuculuğu için dönüştürücü potansiyele sahip Müze, ziyaretçileri iklim gerçeklerini keşfetmeye davet ediyor ve iklim krizinin yıkıcı sonuçları ile yüzleşmelerini sağlıyor. Sergide, müze deneyimini daha erişilebilir ve kapsayıcı hale getirmek için bilgi verici görseller ve etkileşimli alanlar yer alıyor. Ziyaretçiler, yükselen deniz seviyeleri, aşırı hava olayları, eriyen buzullar ve yangınlar gibi iklim krizi etkilerini simüle eden etkileşimli sergiler aracılığı ile iklim krizini deneyimleyebiliyor ve gerçek zamanlı verilere/bilgilere ulaşabiliyorlar. İklim değişikliğinin etkilerini yansıtan fotoğraflar, video projeksiyonlar, belgeseller ve iklim bilimciler ile yapılan röportajlar ise ziyaretçilere iklim değişikliği ile ilgili güçlü bir deneyim sunuyor.

İklim Müzesi, Müze Gazhane’nin işlev şemasında atölye ve etkinlik alanları ile entegre çalışabilecek şekilde konumlandırıldı. Müze, bu mekanlar aracılığı ile ziyaretçilerin araştırmacılar ve aktivistler ile bir araya gelmesini sağlıyor, iklim kriziyle mücadelede toplum katılımı ve iş birliğinin önemine vurgu yapıyor, eyleme geçilebilecek stratejilerin geliştirilmesine olanak tanıyor ve diyaloğu teşvik ediyor.

Sergi Tasarımı
Gazhane’nin düşey fırın binalarına ek olarak ve paralel dönemlerde inşa edilmiş olan gaz temizleme binaları, içerisinde kömürden üretilen gazın kimyasallardan ve partiküllerden arındığı büyük makinelerin, boruların ve süzgeçlerin yer aldığı makine binaları. Her iki binada da günümüze ulaşan makineler ve beton makine kaideleri bulunuyor. Sergi tasarımı yaklaşımını ise mevcut yapılara, yapıların içerisindeki makinelere ve kaidelere minimum noktada temas kaygısı oluşturuyor. Bu yaklaşım ile kendi taşıyıcı sistemini oluşturarak tüm yapıyı dolaşan, içerik ve senaryonun gerektirdiği bilgi alanlarına ve etkileşimli sergilere olanak tanıyan, hızlıca üretilip montajı yapılabilen esnek bir sergi tasarımı geliştirildi. İklim krizi konusunda değişen ve güncellenen verilere adaptasyonu sağlamak üzere tasarımda yer alan bilgi panolarının strüktüre asılması ve strüktürden kolayca ayrılmasını sağlayan bir sistem geliştirildi. Bu şekilde verilerin her yıl güncellenmesi gerekse bile oluşacak atık malzemenin minimuma indirilmesi sağlandı. Doğal ışık kontrolünün zor olduğu endüstriyel yapılarda her bir sergi bölümü kendi aydınlatma çözümü ile ele alındı. Sergi strüktürü için sürekliliği sağlayan metal boru profil kullanılırken, bilgi panoları için mdf paneller kullanıldı. Mekanın zemin ve duvar malzemeleri/renkleri endüstriyel karakteri devam ettirecek nitelikte tercih edilerek serginin mekandan ayrışması ve sürekliliğinin algılanabilir olması sağlandı.

Etiketler:

İlgili İçerikler: