Yapısal olanı saflaştırma düşüncesi, süslemeyi yarattı: Olanaksız bir tasarı. Adorno’nun bu vurguları, iki farklı eleştirel güzergâhla ilgili. İlkini 1990’larda Mark Wigley, White Walls, Designer Dresses’da kapsamlı biçimde ortaya koyar...
Adolf Loos’un Ins Leere Gesprochen (1921) (Spoken into the Void) adlı kitabına dahil ettiği ünlü süslemecilik karşıtı metni "Ornament und Verbrechen" hakkında daha önce yazdıklarıma dönecek değilim; 2008 yılında yayınladığım "Mimarlıkta Süsün ve Suçun Yüz Yıllık Anlamları" başlıklı makalemde, bahsekonu metnin dünden bugüne hangi bakımlardan eleştirildiğine ilişkin bir panorama çizmeye çalışmıştım.