Şandigar’da Bir Sinema Salonu
Le Corbusier’nin Şandigar planı kapsamında, mimar Aditya Prakash tarafından tasarlanarak 1950’lerin başında inşa edilmiş olan Neelam sinema salonu, İngiliz fotoğrafçı Edmund Sumner tarafından fotoğraflandı. Prakash aslında ilk olarak devlet müzesi kompleksini tasarlamak için görevlendirilmişti. Prakash ayrıca ticari bir bölge olan Sector 17’de 3 adet sinema salonu tasarladı. Neelam, Jagat ve Tagore salonlarıyla birlikte bölge, şehrin kültürel ve sosyal merkezi haline gelmiş oldu. Neelam salonu ise önündeki meydan ile birlikte hala şehrin kolektif hafızasındaki ikonik mekanlardan biri.
Kullanılan malzemeler, geometrik formlar ve akustik çözümlerin göze çarptığı fotoğraflarda yapının son derece işlevsel dış kabuğunun yanı sıra iç mekanlardaki eğimli çizgiler ve formlarla daha serbest bir akış içinde şekilleniyor. Neelam, sinema salonu olarak hala kullanımda ancak günümüzde yüksek kazançlar getirmediğinden yapının korunması ile ilgili bir girişim bulunmuyor. Dolayısıyla yapı, benzerlerinin başına geldiği gibi sahiplerinin ve ticari planların öngördüğü şekilde olası bir dönüşüm tehdidi altında bulunuyor. Prakash’ın en ünlü yapısı KC Salonu ise mimarın ölümünden 3 sene önce 2005 yılında yıkılmıştı.
İlgili İçerikler:
-
Arketon Yayınları'ndan Yirminci Yüzyılda Kent Ütopyaları
-
Kant'ın Felsefesinden Mimarlığa Uzanan Bir Okuma: Ledoux'dan Le Corbusier'ye
-
Simetrik Mimarlık Arayışları
Bruno Latour’un 1991 yılında Fransızca olarak yayınlanan ve Türkçeye 2008 yılında Biz Hiç Modern Olmadık ismiyle çevrilen kitabı, bir simetrik antropoloji denemesi olarak ele alınmış modern konsept eleştirisidir. Latour, kitabında mevcut durumdaki antropolojik çalışmaların asimetrik özellik taşıdığı düşüncesiyle antropolojinin simetrik hale getirilebilmesinin nasıl mümkün olabileceğine dair tartışmalar yürütür.
-
Le Corbusier İstanbul’da
-
Hint Mimarisinin Duayeni Balkrishna Doshi Hayatını Kaybetti
-
Loos’un Süsleme Karşıtlığının Lucretius ve Adorno Bağlamında Eleştirisi - 2/2
Yapısal olanı saflaştırma düşüncesi, süslemeyi yarattı: Olanaksız bir tasarı. Adorno’nun bu vurguları, iki farklı eleştirel güzergâhla ilgili. İlkini 1990’larda Mark Wigley, White Walls, Designer Dresses’da kapsamlı biçimde ortaya koyar...
-
Mies'den Le Corbusier'ye, Ustaların Tasarladığı Evler Satışta
-
“How Buildings Learn” Belgesel Dizisi 13 Kasım’a Kadar saltonline.org’da